14 Temmuz 2015 Salı

Geyti Diac 'lı Triak Kontrollü Faz Kıyıcı Dimmer


Arkadaşlar, bugün sizlere çok basit bir faz kıyıcı devresinin nasıl çalıştığını anlatmaya çalışacağım. Bu devrede bir diac kullanılmıştır.

Geyti Diac 'lı  Triak Kontrollü  Faz Kıyıcı Dimmer

 Diac dediğimiz yarı iletken elemanın özelliği belli bir azami gerilimi ulaştığından tıpkı bir parafudr gibi direncinin azalmasıdır. Diac üzerindeki gerilime ulaşılması gereken süre bir kondansatör ve direnç kolu üzerinden ayarlanmaktadır. Şöyle başlayalım: 

Gerilim uygulandıktan sonra,C1 kondansatörü R1 direnci üzerinden dolmaya başlar. 
Diac’a ait azami gerilim değeri olan 37 volta ulaşıldığında diac iletime geçer. Dolmuş olan kondansatör triac gate’ini darbeli bir şekilde iletime sokar ve yük direnci üzerine gerilimini alarak beslenmeye başlar. R1 direncini değiştirerek ateşlemeye ait süre geciktirilebilir ki böylece yüke, besleme geriliminin daha düşük bir kısmı uygulanmış olur. Bu devre evlerde aydınlatma anahtarlarında da kullanılan faz kıyıcı dimmer devrelerinde kullanılabilmektedir.

8 Temmuz 2015 Çarşamba

Geytten Söndürmeli Tristör GTO Kontrol Devresi


Sadece gerilim kaynağı ile bir geytten söndürmeli tristör GTO kontrolü yapmak istenirse, yani anahtarı iletime soktuğunuz gibi iletimini kesmek isterseniz verilen şekilde gösterilen devreyi kurmak gerekir. Bunun için iletime sokan devre yapısından farklı olarak kondansatörlerin de kullanılması gerekir. Şimdi devrenin nasıl çalıştığına bir bakalım.
Geytten Söndürmeli Tristör GTO Kontrol Devresi

İlk durumda,yani GTO iletimde değil iken, C1 kondansatörü R1 direnci ve RL yük direnci üzerinden şarj olmaktadır. Şayet S1 anahtarına basılır ise C1 kondansatörü, o basma anında iletime geçecek olan GTO tristörün geyt-katot uçları arasında boşalacaktır. Bir nevi bu uçlar arasında, daha sonra tekrar ateşlemede kullanılmak üzere tekrar dolabilmesi için üzerindeki yük kısa devre edilmiş gibi olacaktır. Şimdi de C2 kondansatörü iletime geçmiş bulunan GTO tristörü üzerinden dolacaktır. Bu durumda , S2 anahtarına basılacak olursa C2 kondansatörü GTO tristörün geytine bu kez ters polaritede bağlanmış olacak, bu da GTO tristörün kesme yapmasına sebep olacaktır.

1 Temmuz 2015 Çarşamba

Anti-Statik (Statik Elektriği Dağıtan) Zemin Uygulaması



Antistatik Zemin Uygulaması

1-Karbon fiberler , üzerindeki insan ve teçhizat sirkülasyonundan bağımsız olarak, sürtünmeden kaynaklı gerçekleşebilecek yırtılmalar ve bozulmaları engeller ve statik elektriği dağıtma özelliğini muhafaza eder.

2-statik elektriği dağıtma özelliği sayesinde güvenli ve kontrollü bir topraklama söz konusu olur.

3- Halı üzerindeki iletken fiberler yani lifler, ön kaplama ve halının altında bulunan destek katmanı (termoplastik özellikte),hep birlikte yürümenin gerçekleştiği yüzeyi , destek katmanına milyonlarca iletken patikacıklarla bağlayan ağ benzeri bir yapı oluştururlar.

4- Halıyı zemine tutturan yapıştırma tabakası üzerindeki iletken fiber yapı bu tabakadan zemine doğru iletkenliği sağlarlar.Bu sayede üstteki halı katmanını oluşturan parçalar üstten birbirine dokunmasa dahi birbirleri ile alttan kontak haline geçmiş olurlar.

5- Basınca duyarlı yapıştırma katmanı temiz kolay ve çabuk bir döşeme sağlar.

6- Bakır şeritler iletken zemin ile toprak arasındaki bağlantıyı oluşturur. Zemin topraklamasının bağlanacağı topraklama noktası , uygulamanın yapılacağı yere göre direk topraklama, sistem topraklaması veya sıfır noktası dalgananan topraklama türlerinden biri olabilir.

25 Haziran 2015 Perşembe

Harmonik Hafifletici ( Harmonics Mitigating) Trafoları

Harmonik Hafifletici Trafolar sadece elektriksel yalıtım ve gerilim değiştirme görevini görmekle kalmayıp, faz kayması yaratarak, harmonikleri yok edebilirler. 
Bu trafolar esas olarak sıfır sekans harmonikler (3,9, 15 ....) i yok ederler ama ihtiyaca göre, tek çıkışlı ,çift çıkışlı ve üç çıkışlı yapılabilir. Burada ihtiyaçtan kasıt elimine edilmesi istenen harmonik seviyelerdir:
Tek çıkışlı : 5., 7., 17., 19.harmoniklere
Çift Çıkışlı : (Bunlar da) 5,7,17 ve 19. harmoniklere
Üç Çıkışlı: 5,7,11,13 . harmoniklere yüksek empedans göstererek bir anlamda elimine ederek, primer tarafa geçmelerini engellemiş olurlar.


Şebekede harmoniklerin bulunması, bilindiği gibi motorlarda ,aydınlatma ekipmanlarında, şalt cihazlarında, kompanzasyon kondansatörlerinde, motor kontrol merkezlerinde (MCC) , trafolarda ve yarıiletken teknolojisiyle üretilmiş olan anahtarlama ekipmanlarında aşırı ısınma ve arızalara sebep olurlar. Bu harmonikler ayrıca, elektrik-elektronik ekipmanlarda ve bilişim cihazlarında arızalara sebep olarak veri kaybına da sebep olurlar.
Kontrol sistemine ait hatalar genellikle ,harmoniklerden ileri gelen elektriksel gürültü neticesinde ortaya çıkar.
Harmonik akımlar durduk yerde sigortaların atmasına sebep olabilirler.
Harmonik akımlar ayrıca devre kesicilerde istenmeyen açmalara sebep olabilirler.Yakın geçmişte olduğu kadar günümüzde de, harmoniklerin sebep olduğu istenmeyen durumların önlenebilmesi için , genellikle şebeke boyutlandırmalarında, hesap yönteminin öngördüğü büyüklüklerin artırılması yolu tercih edilmektedir.
Halbuki, hesap yöntemiyle bulunan boyutların artırılması sayesinde, harmonikler şebekenizden uzaklaşmış olmamaktadır.
Son tahlilde, giderilemeyen bu harmoniklerin şebeke üzerinde istenmeyen bir takım etkileri neticesinde aşağıda kısaca özetleyebileceğimiz daha uzun vadeli zararlar ortaya çıkmaktadır.
· Trafo ve ekipmanlarda, yüksek harmonik seviyelerinin doğurduğu aşırı ısınma neticesinde yüksek enerji kayıpları
Şekil: Harmonik Hafifletici Trafoların
              Şebekeye Dahil Edilmesi


· Hassas elektronik cihazların zarar görmesi ve cihazlarda harmoniklerin oluşturduğu gerilim harmoniklerinin sebep olduğu düzgün olmayan işleyişler.
· İşletmenizde oluşan harmoniklerin şebekeye tesir etmesi neticesinde, elektrik şebeke tarafında oluşan aşırı yüklenmeler.
· Yukarıda sayılan arızalar sonucu oluşan , işletmeye ait süre kaybı.

Harmonik hafifletici trafolar güç sisteminizde oluşan harmonik seviyelerinin düşmesine yardımcı olmaktadır. K-boyutlandırmalı (K-rated )trafolar harmoniklerin yok edilmesini sağlayamamaktadırlar. Harmonik hafifletici trafoların tekniğine uygun bir şekilde tesisatınızda yer almasıyla birlikte, sisteminizde harmonikler ciddi oranda azalacaktır. Bu trafolar, şebekenizde harmonikler söz konusu ise, normal bir güç trafosunun iki katı kadar yüklenebilirler. Harmoniklerin düşürülmesiyle birlikte gelen enerji verimliliği neticesinde, % 50 ye kadar işletme maliyetinizi düşürebilir. K-boyutlandırmalı trafolardan daha temiz bir enerji sağlayarak, oluşabilecek zarar riskini de aynı şekilde düşürürler. Yanda 4 katlı bir ofis binasında bu trafoların nasıl yer alacağını gösterir bir şekil verilmiştir.
Dikkat edilirse, her katta kat panoları ile ana dağıtım panosu arasına ayrı ayrı bu trafolardan yerleştirilmiştir.



18 Haziran 2015 Perşembe

Elektrik Piyasası Lisanssız Üretim Sıkça Sorulan Sorular


1) Kimler lisanssız elektrik üretim tesisi kurabilir?
Elektrik abonesi olan herkes, her gerçek veya tüzel kişi lisanssız elektrik üretim tesisi kurabilir. Bu kişilerin kendi uhdelerinde en az bir tüketim tesisi, yani aboneliği bulunması gerekir. Aboneliği olmayan kişiler, lisanssız elektrik üretim tesisi kuramaz. Apartman yönetimi gibi gerçek ya da tüzel kişi olmayan aboneler lisanssız elektrik üretim tesisi kuramaz.
2) Üretim tesisi ile ilişkilendirilecek tüketim tesisinin başvuru sırasında elektrik tüketiyor olması gerekiyor mu?
Hayır. Ancak üretim tesisi ile ilişkilendirilecek tüketim tesisinin başvuru sırasında tamamlanmamış ya da inşasına başlanmamış olması halinde, ilgili tüketim tesisinin üretim tesisinin geçici kabulü yapılarak işletmeye alındığı tarihe kadar tamamlanması zorunludur.
3) Yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı olarak lisanssız elektrik üretim tesisi kurulabilir mi?
Evet, kurulabilir.
4) Yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı olarak kurulacak lisanssız elektrik üretim tesisleri için kurulu güç sınırı var mıdır?
Yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı olarak kurulacak elektrik üretim tesisleri azami 1 MWegücünde kurulabilir ve sisteme en fazla 1 MWe olarak bağlanabilir. Lisansız elektrik üretimi kapsamında kurulacak mikrokojenerasyon tesisleri için söz konusu limit 100 kWe''dir. Bunun yanında 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanununun 14 üncü maddesi çerçevesinde lisans almaksızın ve şirket kurmaksızın veya sadece lisans almaksızın kurulabilecek diğer üretim tesisleri için iletim ve dağıtım sistemine bağlantı yapılmasına ilişkin düzenlemelerin getirdiği sınırlamalar dışında kurulu güç üst sınırı bulunmamaktadır.
5) Yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı olarak lisanssız elektrik üretim tesisi kurulması halinde üretilen ihtiyaç fazlası elektrik kime satılabilir? Satışa ilişkin sınır var mıdır?
Yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı olarak kurulacak elektrik üretim tesislerinden üretilen elektriğin ihtiyaç fazlası kısmı, üretim tesisinin kurulduğu bölgede görevli tedarik şirketi aracılığıyla Yenilenebilir Enerji Kaynakları (YEK) Destekleme Mekanizması kapsamında değerlendirilmektedir. Herhangi bir satış kısıtı yoktur. Ancak abonelik çerçevesinde üretim tesisi ile ilişkilendirilen tüketim tesisinde sürekli bir tüketimin olması gerekir. YEK destekleme mekanizması piyasa işletmecisi (mevcut durumda TEİAŞ) tarafından işletilen piyasa bazlı bir satın alma mekanizması olup elektriği kamu satın almamakta, ancak kamu sistemin işleyişini garanti altına almaktadır.
6) Yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı olarak lisanssız elektrik üretim tesisi kurulması halinde üretilen ihtiyaç fazlası elektrik kime hangi fiyattan ve kaç yıl süreyle satılabilir?
Yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı olarak kurulan elektrik enerjisi üretim tesislerinden üretilen elektriğin ihtiyaç fazlası kısmı YEK Kanununa ekli I sayılı Cetvelde yer alan fiyattan 10 yıl süreyle satın alınır. İhtiyaç fazlası elektrik enerjisinin 10 yıl sonra ne olacağı hususunda, ilgili kanun hükümlerinde yapılacak düzenlemeyi müteakip açıklığa kavuşacaktır.
7) Yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı lisanssız elektrik üretim tesisleri YEK Kanununa ekli II sayılı Cetvelden yararlanabilir mi? Yararlanabilirse hangi tarihten itibaren kaç yıl süreyle yararlanabilir?
Yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı lisanssız elektrik üretim tesisleri YEK Kanununa ekli II sayılı Cetvelde öngörülen yerli aksam destek bedeli ödemesinden 5 yıl süreyle yararlanabilir. Bu yararlanma üretim tesisinin işletmeye girdiği tarihten itibaren başlayacaktır.
8) Lisans almaksızın ve şirket kurmaksızın kojenerasyon tesisi kurulabilir mi? Bu durumda kurulu güç sınırı var mıdır?
Evet, kurulabilir. Lisanssız kurulacak kojenerasyon tesisleri için %80''nin üzerinde toplam verimlilik şartının sağlanması koşuluyla üretim tesislerinin iletim ve dağıtım sistemine bağlanılmasına ilişkin düzenlemelerin getirdiği sınırlamalar dışında kurulu güç kısıtı yoktur.
9) Lisans almaksızın kojenerasyon tesisi kurulması halinde üretilen elektrik kime satılabilir?
Lisanssız kurulacak kojenerasyon tesislerinden üretilerek ihtiyaç fazlası olarak sisteme verilen elektrik enerjisi satılamaz. Bu tesisler, sadece üretim tesisini kuran kişinin elektrik ihtiyacını karşılamak için kurulabilir. Bu tesislerde üretilen elektrik enerjisinin ihtiyaç fazlası kısmı sisteme verilemez, gün öncesi ve dengeleme güç piyasalarında satılamaz ve bir başka kişiye ikili anlaşmayla satılamaz. Buna rağmen, bu tesislerde üretilen elektrik enerjisinin ihtiyaç fazlası kısmının sisteme verilmesi halinde, ilgili kişiye sisteme verilen ihtiyaç fazlası enerji için herhangi bir bedel ödenmez, ihtiyaç fazlası enerji YEK Destekleme Mekanizmasına katkı olarak değerlendirilir.
10) Lisans almaksızın mikrokojenerasyon tesisi kurulabilir mi? Bu durumda kurulu güç sınırı var mıdır?
Evet, kurulabilir. Mikro kojenerasyon tesisinin kurulu gücü 100 kWe ile sınırlıdır.
11) Lisans almaksızın mikrokojenerasyon tesisi kuran kişiler ürettikleri elektriği kime satabilir?
Lisanssız mikrokojenerasyon tesisi kuran gerçek ve tüzel kişilerin ihtiyaçlarından fazla olarak ürettikleri elektrik enerjisi 5346 sayılı YEK Kanunu eki I sayılı Cetvelde yer alan en düşük fiyattan bölgede faaliyet gösteren görevli tedarik şirketi tarafından satın alınır. Söz konusu elektrik enerjisi bunun dışında piyasada ikili anlaşmalar, gün öncesi veya dengeleme güç piyasalarında satılamaz.
12) Lisanssız elektrik üretimi kapsamında kojenerasyon ve mikrokojenerasyon tesisleri YEK Kanununa ekli II sayılı Cetvelde yer alan fiyatlardan yararlanabilir mi?
Hayır, yararlanamaz.
13) Lisanssız elektrik üretim tesisi kurmak için nereye başvuru yapmak gerekir?
Lisanssız elektrik üretim tesisi hidrolik kaynaklara dayalı olarak kurulmak istenmesi halinde üretim tesisinin kurulacağı yerin İl Özel İdaresine veya il özel idaresinin bulunmadığı yerlerde Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığına, diğer kaynakların kullanılmak istenmesi halinde ise ilgisine göre üretim tesisinin kurulacağı bölgedeki dağıtım şirketine ya da OSB’ye yapılır.
15) Hidrolik kaynaklara dayalı üretim tesisi kurmak amacıyla arazi edinimi için kamu veya hazine veya orman arazisini tahsise yetkili kuruluşlara başvuru yaptım. Ancak tahsis yapılmıyor. Ne yapmalıyım?
Kamu, hazine arazisi veya orman sayılan alanlar üzerinde hidrolik kaynaklara dayalı lisanssız elektrik üretim tesisi kurmak için arazinin ilgili mevzuatına göre kullanım hakkının edinilmesi gerekir. Bu belge edinilemiyorsa; ancak söz konusu arazi bir başkasına da tahsis edilmemişse, tesis sahasını/mahallini tahsise yetkili Orman Genel Müdürlüğü, , Milli Emlak Genel Müdürlüğü veya İl Özel İdaresi (İl Özel İdaresi bulunmayan yerlerde Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı) gibi ilgili kurumdan alınacak, arazinin bir başkasına tahsis edilmediğini ve tahsis için ilgilisince başvuru yapıldığını bildirir resmi yazı başvuru aşamasında yeterli kabul edilecektir.
16) Onbeşinci sorudaki imkan rüzgar ve güneş enerjisine dayalı üretim tesisleri için de tanınıyor mu?
Hayır, tanınmıyor. Ancak, ilgili kamu tüzel kişiliklerinden izin alınmak şartıyla rüzgar ve güneş enerjisine dayalı lisanssız üretim tesisleri de kurulabilir.
17) Lisanssız üretim tesisi kurmak için ilgili mevzuatına göre üretim tesisi yeri tahsislerinde yetkili kamu kurum ve kuruluşlarının EPDK''nın iznini veya olurunu alması gerekir mi?
Lisanssız elektrik üretimi tesisleri için tesisin kurulacağı yerin, sahibi olan kamu kurum ve kuruluşlarının ilgili mevzuatına göre edinilmesi gerekir. Bu çerçevede ilgisine göre orman mevzuatı, mera mevzuatı, milli emlak mevzuatı çerçevesinde izin alınması gerekmektedir. Lisanssız üretim tesisleri kurulması için Kurumca (EPDK) kamulaştırma yapılmamaktadır. Kurum (EPDK) tesis yeri edinimlerine de müdahil olmamaktadır. Bu edinimde yetki ve sorumluluk ilgili mevzuatı uygulamakla görevli ve yetkili kamu kurum ve kuruluşlarındadır.
18) Belediye lisanssız tesis inşaatına izin vermiyor. Ne yapmalıyım?
Belediye sınırları içinde kalan bir alanda lisanssız elektrik enerjisi tesisi kurmak için başvurduğu belediyelerin, gerekli mevzuatı uygulayarak başvuru sahibinin başvurusunu yine söz konusu mevzuatta tanımlanan sürede olumlu ya da olumsuz sonuçlandırması gerekmektedir. Lisanssız elektrik üretim tesisi kurmak isteyen kişiler de ilgili mevzuatta öngörülen gereklilikleri sağlamakla yükümlüdür. Belediyelerin de kişilerin 6446 ve 5346 sayılı Kanunlara dayalı lisanssız elektrik üretim tesisi kurma haklarını mevzuata aykırı biçimde engellememeleri gerekmektedir.
19) Yönetmeliğin 12 nci maddesinin üçüncü fıkrasında AG seviyesinden öngörülen kısıtlar tesis kurmak isteyen kişinin kendi mülkiyetindeki trafolar için de uygulanacak mıdır?
Hayır, uygulanmaz. Transformatörün başvuru sahibine ait olması durumunda, söz konusu kapasite transformatör gücü kadar olabilir.
20) Bir kişi birden fazla tesis kurabilir mi?
Bir abonelik için yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı üretim tesisi kurulmak istenmesi halinde azami 1 MWe kurulu gücünde bir üretim tesisi kurulabilir ya da toplam kurulu gücü 1 MWe olacak şekilde birden fazla üretim tesisi kurulabilir ya da mikrokojenerasyon tesisi kurulabilir. Mikrokojenerasyontesislerinin i kurulu gücü 100 kWe ile sınırlıdır.
21) Bir kişi birden fazla dağıtım bölgesinde ayrı ayrı üretim tesisleri kurabilir mi? Kurabilirse bu tesisler bakımından kurulu güç sınırı var mıdır?
Bir gerçek ya da tüzel kişinin birden fazla dağıtım bölgesinde aboneliği olabilir. Bu çerçevede ilgili kişi her dağıtım bölgesinde her bir aboneliği için lisans almadan elektrik üretim tesisi kurabilir. Bu tesislerin yenilenebilir enerji kaynaklarından birine dayalı olması halinde 1 MWe kurulu güç sınırı,mikrokojenerasyon olması halinde ise 100 kWe kurulu güç sınırı vardır.
22) Hidrolik kaynaklara dayalı olarak lisanssız elektrik üretim tesisi kurmak için yaptığım başvuru alınmıyor, işleme konulmuyor, ne yapmalıyım?
İl özel idareleri Kanun ve Yönetmelik gereği her takvim ayında lisanssız elektrik üretim başvurularını almakla görevlidir. Ancak hidrolik kaynaklara dayalı lisanssız üretim tesisleri için başvuru aşamasında il özel idarelerince istenecek olan belgelere ilişkin olarak DSİ tarafından çıkartılacak yönetmelikte lisanssız elektrik üretimine ilişkin henüz bir düzenleme yapılmamış olması nedeniyle, başvuruların ilk inceleme evresinde reddedilmesi gerekmektedir. Bir başka ifadeyle, söz konusu başvuruların il özel idareleri tarafından, işleme konulmaksızın ilgiliye iade edilmesi gerekir.
23) Hidrolik kaynaklara dayalı olarak lisanssız üretim tesisi kurmak için DSİ Bölge Müdürlüğüne başvuru yapmalı mıyım?
Hidrolik kaynaklara dayalı lisanssız elektrik üretim tesisi başvuruları üretim tesisinin kurulacağı yerin il Özel İdaresi veya il özel idaresi bulunmayan yerlerde Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığına yapılacaktır.
24) DSİ lisanssız elektrik üretim ile ilgili mevzuatı ne zaman yayınlayacak?
Bu konunun DSİ Genel Müdürlüğü nezdinde takip edilmesi gerektiği değerlendirilmektedir.
25) Lisanssız elektrik üretim başvurularında kaynak kullanım hakkını edindiğime dair belge istenecek mi?
Lisanssız elektrik üretim tesisinin yenilenebilir enerji kaynaklarından birine dayalı olması halinde kural olarak kaynak kullanım hakkının edinildiğine dair belge sunulması gerekir. Ancak rüzgar, güneş,biyokütle ve biyokütleden elde edilen gaza (çöp gazı dâhil) dayalı olarak kurulacak üretim tesisleri için bu belge istenmemektedir.
26) Lisanssız elektrik üretim tesisinin kamu veya hazine arazisi veya orman sayılan alanlar üzerine kurulmak istenmesi halinde ne yapmalıyım?
Lisanssız elektrik üretim tesisinin kamu, hazine veya orman arazisine kurulmak istenmesi halinde, arazinin ilgili mevzuatına göre kullanım hakkının edinildiğine dair belge edinilmesi gerekmektedir. Bu çerçevede, ilgili mevzuatı hazırlama ve uygulamakla görevli ve yetkili kurum ve kuruluşlara başvuru yapılması gerekmektedir. Ancak kamu, hazine veya orman arazisine kurulacak tesisin hidrolik üretim tesisi olması halinde kaynak kullanım hakkı edinilememiş ise söz konusu arazi bir başka kişiye de tahsis edilmemiş olduğunun, tesis sahasını tahsise yetkili kurum veya kuruluştan alınacak, arazinin bir başkasına tahsis edilmediğini ve tahsis için ilgilisince başvuru yapıldığını bildirir resmi yazı, başvuru aşamasında yeterli kabul edilecektir.
27) Lisanssız elektrik üretim tesisi kurulmasında devlet tarafından sağlanan teşvikler hakkında bilgi verir misiniz?
Lisanssız elektrik üretim tesisleri Yönetmelik ve Tebliğ kapsamına göre kurulmakta ve bu tesisleri kuran kişiler bu tesislerde kendi ihtiyaçları için elektrik üretmeye yetkili kılınmıştır. Bu kişilerdenkojenerasyon tesisi kuran gerçek ve tüzel kişiler ile iletim ve dağıtım sistemini kullanmadan aynıbaradan üretip tüketmek üzere üretim tesisi kuran kişiler tarafından üretilen elektrik enerjisi sadece kendi ihtiyaçları için üretebilecektir. Yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı tesis kuran gerçek ve tüzel kişilerin ihtiyaçlarından fazla ürettikleri elektrik enerjisi 10 yıl süreyle, görevli tedarik şirketi vasıtasıyla YEK destekleme mekanizması kapsamında değerlendirilir. Bu çerçevede, yenilenebilir enerji kaynakları için YEK Kanununa ekli I sayılı cetvelde kaynak bazında öngörülen fiyat uygulanır. Gerçek veya tüzel kişiler tarafından kurulan mikrokojenerasyon tesislerinde üretilerek ihtiyaç fazlası olarak sisteme verilen elektrik enerjisi için aynı cetvelde yer alan en düşük fiyat uygulanır.
28) Lisanssız elektrik üretim tesisleri için kredi ve diğer finansman imkanları hakkında bilgi verir misiniz?
Lisanssız elektrik üretim tesislerine kredi verilmesi veya diğer finansman imkanlarının temin edilmesi Kurumun görev alanında değildir. Lisanssız elektrik üretim tesisleri için gerekli finansman ihtiyacının öz sermaye, kredi veya diğer finansman yöntemleri ile karşılanması hususu üretim tesisini kuracak kişinin uhdesindedir.
29) Rüzgar ve güneşe dayalı lisanssız elektrik üretim tesisleri için ölçüm zorunluluğu var mıdır?
Hayır, yoktur.
30) Yönetmeliğin 7 nci maddesinin birinci fıkrasında geçen "kullanım hakkını gösterir sair belge" ifadesinden ne anlaşılmalıdır?
Yönetmelik lisanssız üretim tesisi kurmak üzere başvuru yapacak kişilerin üretim tesisinin kurulacağı yerde/mahalde tam bir yetki ile kullanım hakkına sahip olmasını istemektedir. Bu nedenle ilgililerin mülkiyet hakkı veya kiralama kapsamında kullanım hakkına sahip olmaları gerekmekte ya da tesis sahasının kullanımının bir başkasının müdahalesiyle kesintiye uğramayacak biçimde ilgilisinde olduğunu ispatlayacak kullanım hakkını gösterir bir belge ile ispatlanması istenmektedir. Örneğin 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu ve 1512 sayılı Noterlik Kanunu ve ikincil mevzuatı çerçevesinde düzenlenmiş olan Düzenleme Şeklinde Zilyetliğin Devri Sözleşmesi ancak, yukarıda açıklandığı üzere, müdahaleden ari bir kullanım hakkı sağladığının tespit edilmesi halinde kullanım hakkını gösterir sair belge olarak değerlendirilebilir.
31) Lisanssız üretim tesisinde üretilen ve sisteme verilen enerji nasıl mahsup edilecek? 
Lisanssız üretim tesislerinde üretilerek sisteme verilecek ihtiyaç fazlası enerjinin mahsubu üretim tesisinin tüketim tesisi ile aynı yerde olması veya aynı yerde olmaması halinde farklı olacaktır. Üretim tesisi ile tüketim tesisinin aynı yerde kurulu olması halinde sisteme verilen ihtiyaç fazlası enerji çift taraflı ölçüm yapan sayaç vasıtasıyla saatlik olarak mahsuplaştırılarak, sonuçta üretim fazlası varsa (ihtiyaç fazlası enerji) söz konusu miktar kaynak bazında belirlenmiş destek fiyatının o günkü MerkezBankası ABD Doları döviz alış kuru ile çarpılarak elde edilen değer, üreticinin alacak hesabına yazılır.Örneğin, çatısında güneş enerjisine dayalı üretim tesisi kurulu olan bir evin bir gün içinde saatlikbazda mahsuplaştırma sonucunda 60 kWh tüketimi ve 100 kWh üretimi olduğunu varsayalım. Bu durumda; sisteme verdiği ihtiyaç fazlası elektrik enerjisi için (100 kWh x 0,133 ABD$/kWh x 1,99 TL/ABD$) = 26,467TL alacak hesabına yazılır.
Sistemden çektiği 60 kWh’lik tüketimi için ise mevcut aboneliği ve tedarikçisi esas alınarak meri mevzuat hükümleri kapsamında tüketim faturası oluşturulur. Bu işlemler her gün için saatlik bazdaayrı ayrı yapılarak sonuçta ay sonundaki alacak ve borç hesabı belirlenir. Bu miktar üzerinden sistem kullanım bedeli eklenerek işlem sonuçlandırılır. Sisteme verilen ihtiyaç fazlası enerji için sistem kullanım bedeli tahakkuk ettirilir.   
Üretim tesisi ile tüketim tesisinin farklı yerlerde olması halinde, sisteme verilen ve sistemden çekilen enerji ayrı ayrı kaydedilir. Çekilen enerji, verilen enerjiden saatlik olarak mahsuplaştırılır. Sonuçta üretici için sisteme verilen ihtiyaç fazlası enerji için alacak, sistemden çekilen enerji için borç hesabı oluşturulur. Ancak bu durumda sistem kullanımına ilişkin bedeller hem sistemden çekilen hem de sisteme verilen enerji için ayrı ayrı uygulanır.
32) Lisanssız üretim tesisi kuran kişi üç zamanlı abone ise mahsuplaşma hangi zaman dilimi için yapılacak?
Bu durumda günlük yerine üç zamanın her biri için saatlik bazda ayrı hesap yapılacaktır. Yani bir gün için, bir hesap değil saatlik bazda yapılmış üç hesap oluşturulacaktır.
33) Fabrikamızda ortaya çıkan çürük/atık buharı elektrik üretimi amacıyla kullanmak istiyoruz. Ancak hangi kapsama girdiği konusunu açıklığa kavuşturur musunuz?
Kanun lisanssız elektrik üretimini kaynak ve tesis tipi bazında tanımlamıştır. Buna göre lisanssız elektrik üretimi ya yenilenebilir enerji kaynağına dayalı olmalı ya da tesis tipi olarak kojenerasyon veyamikrokojenerasyon özelliği göstermelidir. Atık veya çürük buhar yenilenebilir enerji kaynağı olarak değerlendirilememektedir. Ancak proses sonucu oluşan atık/çürük buharın kullanımınınmikrokojenerasyon veya kojenerasyon tesisi kapsamında projelendirilmesi halinde lisanssız elektrik üretim mevzuatı içinde değerlendirilmesi mümkün olabilecektir. İmdat grupları ile şebekeye bağlantı tesis etmeyecek üretim tesisleri de lisanssız elektrik üretim mevzuatı kapsamında değerlendirilmektedir. Bu konularda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının çıkardığı mevzuata uygun işlem yapılması gerekmektedir.
34) Şebekeye bağlı ne demektir?
Lisanssız elektrik üretim mevzuatı uyarınca elektrik dağıtım şebekesine irtibat tesis eden (direkt=doğrudan) her türlü üretim tesisi şebekeye bağlı (on-grid) kabul edilmektedir. Ayrıca bir tüketim tesisine ya da onun barasına bağlantı yaparak (indirekt=dolaylı) dahi olsa şebekeyle irtibatlı olan üretim tesisleri de şebekeye bağlı üretim tesisi kabul edilmektedir.
35) Üretim tesisi ile tüketim tesisinin aynı yerde olması ne demektir ve ne anlama gelmektedir?
Yönetmeliğin 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasında; "üretim tesisiyle tüketim tesisinin dağıtım sistemine aynı baradan bağlı olması halinde ilgili üretim ve tüketim tesisleri aynı yerde kabul edilir"ifadesi yer almaktadır. Bu durum en genel olarak fiziksel olarak aynı mekanda kurulmak anlamına gelmektedir. Çatıya kurulacak güneş panelleri, bahçeye kurulacak biyogaz tesisi ya da rüzgar gülü uygulamasında olduğu gibi. Aynı yerde olma durumunda bağlantı, tüketim tesisiyle doğrudan irtibatlı olduğundan üretilen elektrik enerjisi öncelikle aynı yerdeki tüketim tesisinde tüketilmekte ve enerjinin tüketim tesisinde tüketilemeyen kısmı sayaçtan geçerek sisteme çıkmaktadır. Buna net ölçüm yöntemi adı verilmektedir. Böylece ilgilisi genelde, sistemden çekeceği elektrikten daha ekonomik fiyata elektrik kullanıyor olacaktır. Elektrik fiyatları sabit destek fiyatlarından yüksek olduğu sürece, ki geçmiş dönem sonuçları bunu doğrulamaktadır, üretici karda olacaktır.
36) Üretim tesisi ile tüketim tesisinin aynı fiziksel mekanda olması halinde baradan bağlanması zorunlu mudur?
Üretim tesisinin fiziksel olarak tüketim tesisinin bulunduğu yerde kurulmak istenmesi halinde üretim tesisinin bağlantısının öncelikle tüketim tesisi barasından yapılması imkanı varsa bağlantının buşekilde tesis edilmesi gerekmektedir. Sonuç olarak üretim tesisinin, tüketim barasından bağlanması teknik olarak imkan dahilinde ise bağlantının gerekli teknik ve güvenlik şartları sağlanarak tüketimbarasından yapılması öngörülmektedir.
37) Yönetmeliğin 12 nci maddesinin üçüncü fıkrasında yer verilen AG seviyesinden bağlantıkısıtına ilişkin hükmün, tüketim tesisiyle üretim tesisi aynı yerde olan ve trafosu kendisine ait lisanssız elektrik üretim tesisi başvurusu yapan kişiler bakımından nasıl uygulanacağını açıklar mısınız?
Yönetmeliğin 12 nci maddesinin üçüncü fıkrası "AG seviyesinden bağlanacak üretim tesislerinin toplam kapasitesi, bu üretim tesislerinin bağlı olduğu dağıtım transformatörünün İlgili Şebeke İşletmecisine ait bir transformatör olması halinde transformatör gücünün yüzde otuzunu geçemez. Transformatörün başvuru sahibine ait olması durumunda, söz konusu kapasite transformatör gücü kadar olur."hükmünü amirdir. Bu çerçevede özel kişilere ait trafolarda yukarıdaki hükümde geçen %30kısıtının uygulanmasına gerek yoktur. Ancak bu durumda dahi Yönetmeliğin 6 ncı maddesi hükmüne aykırı bir uygulamaya imkan verilemeyecektir.
38) Lisanssız üreticiler için otoprodüktör fideri donatılması istenebilir mi?
Lisanssız üretim tesislerinin sisteme güvenli olarak bağlanabilmesi için gereken koşullar Yönetmelik ve Tebliğ''de belirlenmiştir. Bu sebeple lisanssız üretim tesisleri için otoprodüktör fideri donatılması uygulamasına, ancak teknik zorunluluk halinde başvurulması gerekmektedir.
39) Lisanssız elektrik üretim başvurusu reddedilen kişilerin aynı yıl içindeki bir sonraki başvurularında yeniden ücret alınacak mıdır?
Tebliğ kapsamında yapılan başvuruların her biri diğerinden bağımsız olup, başvuru şartlarının her başvuru için ayrı ayrı kontrol edilmesi gerekmektedir. Bu çerçevede her başvuru için ayrı başvuru bedeli ödenmesi gerekmektedir.
40) Lisanssız elektrik üretiminde bulunan kişiler fatura kesecek mi? Faturada hangi kalemlerin yer alması gerekiyor?
Diğer ekonomik faaliyetlerde olduğu gibi, elektrik piyasasında lisanssız elektrik üretimi faaliyetinde bulunan kişilerin de ihtiyaç fazlası elektrik enerjisi bedelinin tahsili için ilgili görevli tedarik şirketine fatura göndermeleri gerekmektedir. Faturada nelerin yer alacağı hususunda, elektrik piyasasına ilişkin ilgili mevzuat hükümleri ile mali konulara ilişkin diğer mevzuat hükümleri çerçevesinde işlem tesis esilmesi gerekmektedir.
41) Destek ödemesi için yapılacak işlemleri sırasıyla belirtir misiniz?

15 Haziran 2015 Pazartesi

Astabil OP-AMP Multivibratör


Bu devrenin nasıl güzel ve öğretici bir devre olduğuna göz atalım.
Öncelikle kondansatörün boş ve opamp çıkışının pozitif d.c besleme (opamp ) +V (şekilde+ Vcc ve –Vee değerleri arasındaki fark besleme gerilimi aynı zamanda opamp doyum değeridir ) geriliminde doyum durumunda olduğunu kabul edelim.
Kondansatör C çıkış gerilimi Vo ile R direnci üzerinden , şarj olmaya başlar ve bu olay RC zaman sabiti ile gerçekleşmektedir.

Astabil OP-AMP Multivibratör

RC devrelerinin çalışma prensiplerinden hatırlayacak olursak, kondansatörün zaman sabitinin 5 katı bir sürede Vout değerine ulaşmak isteyeceğini göreceğiz. Ne var ki , kondansatörün şarj geriliminin opamp evirici girişindeki değeri , evirmeyen (çıkış geriliminin R1 ve R2 gerilim bölücü üzerinden bir kısmı yani Vref ) girişe göre eşit veya daha büyük olduğunda , opamp çıkışı polarite değiştirerek ters işaretli (negatif) d.c opamp besleme gerilimi –V değerini alacaktır.
Bunla beraber, kondansatör pozitif değerli doyum değeri +V değerine doğru dolarken, bir anda üzerinde opamp çıkışındaki ters -V gerilimini göreceğinden , bir anda boşalmaya başlayacak,ve bu şekilde –Vref değerine ulaşıncaya dek ters yönde dolacak ve bu doldur boşalt işlemi bu şekilde devam ederek opamp devresine –V ve +V doyum değerleri arasında osilasyon yapma imkanı verecektir.

13 Haziran 2015 Cumartesi

Hibrit Araçların Sınıflandırılması


Dört tip hibrit araç söz konusudur.

1 – Mikro Hibrit: Trafikte seyrederken araç durduğunda otomatik olarak motoru durduran, kalkışa geçildiğinde de otomatik olarak motoru çalıştıran en yalın tiptir.
2- Hafif Hibrit: Mikro hibrit tipine ek olarak, rejeneratif üretim yapan , içten yanmalı motorun yanında,  bir elektrik motoruna sahip olan ve 60 voltun üzerinde çalışan tiptir.
3- Tam Hibrit: hafif hibritin özelliklerine ek olarak, trafikte zaman zaman tamamen elektrik motoru aracı tahrik edebilir.
4- Tak Çalıştır (plug-in) Hibrit: Tam hibritin özelliklerine ek olarak batarya şarjı , dolum yapılacak tesiste,  duvarda bulunan bir hibrit  araç dolum prizinden yapılabilir. 

11 Mayıs 2015 Pazartesi

Moleküler Elektronik



Çeviri : http://de.wikipedia.org/wiki/Molekularelektronik

Moleküler elektronik mikroelektroniğin daha da geliştirilmiş bir şeklidir. Tekil yapıtaşları, moleküllerin içindeki atomik karşılıklı etkileşimler vasıtası ile gerçekleştirilir.
Moleküler elektronik kavramı,şimdiye dek pek çok makalede, fulleren (elektromekanik kuvvetlendirici ) benzeri konjuge organik ve anorganik moleküllerin yanında ,örneğin karbon nanotüp (mesela lojik devrelerdeki tranzistörün gördüğü işi görür) gibi nanoyapılar veya „nanotel ( tranzistör,nanosensör veya nanoled görevi gören )şeklindeki tek boyutlu kristalize metalik yarıiletkenler de “ moleküler ölçekteki öğeler „ tanımı içerisinde yer bulacak şekilde ele alınmıştır. Bu geleneksel yaklaşıma göre, Moleküler elektronik kavramını belli bir kategorizasyona tabii tutacaksak, bu durumda moleküler karakter değil , sadece, kendi başına bir işlev görebilen tekil nanoölçekli elementlerin varlığı belirleyici olmaktadır. Aşağıda, konunun kısaca ele alınışı sırasında kullanılan referans ve örnekler, elektronik sahasında kullanım olanaklarını gösterebilmesi adına organik moleküllere atıfta bulunmaktadır.

Monomoleküler Elektronik
Bu alanda her bir tekil molekülün işlevsel bir öğe özelliğe sahip oluşu göze çarpar. Mono (tekil) moleküler elektroniğin gelişimi , elektronik yarı iletken sistemlerinin üretimindeki minyatürleştirme trendi bağlamında yer almakta ve aşırı minyatürleştirilmiş nano elektronik hedefini yakalamaya çalışmaktadır.
Bu güne dek gerçekleştirilen ve monomoleküler sahada işlev gören en önemli öğeler içerisinde, moleküler teller, anahtarlar(örneğin bilgi depolamada) diyotlar veya kuanta noktaları arasında bulunan moleküler spin kanalları vardır. Tekil moleküllerin temaslandırılmasında kullanılan ve göze çarpan önemli tekniklerden, işlevsel hale getirilmiş atomik kuvvet mikroskop (atomic force microscopie ) uçları ile tünnel etki mikroskop uçları karşıt elektrotlar olarak vazife gören Tarayan Sondalı Mikroskopi (scannig probe microscopie ) ile Kopma Bağlantısı (break junction ) veya iki elektrot katmanı arasındaki tek katmanların kendiliğinden tümleşmesi (self –assembly ) gibi teknikler ilk akla gelenlerdir. 

Molekülerüstü Elektronik 
Bu alanda, sınırlı ve kovalent olmayan molekül gruplarının herbirinin tek tek işlevsel birim olarak davranmaları göze çarpar. Moleküllerin iletken molekülerüstü birim halinde kendiliğinden tümleşmesi stratejisi, nanoelektronik yapıların üretiminde hiyerarşik olarak aşağıdan yukarıya yaklaşımı çerçevesinde ele alınır ve bu türden farklı yaklaşımlarda da bulunulabilir.
Bu yaklaşımlar arasında , doğrudan kendiliğinden tümleşme yanında , alt kısımların nihai tümleşmesi, , hiyerarşik kendilliğinden tümleşme ,veya farklı moleküllerin, mekanik olarak birbirlerine geçmiş molekülerüstü birim olarak kendiliğinden tümleşmesi vb yaklaşımlar sayılabilir.

Elektronik yönden aktif molekülerüstü birimlerin üretiminde göze çarpan farklı yaklaşımlar, elektriksel olarak iletken olan molekülerüstü kolonların esas olarak ayrı ayrı işlevselliğe sahip bulunduğu kolonsu fazda (columnar phase) sıvı kristal oluşumuna dayanır.

Bu yaklaşımlardan biri örneğin, işlevsel hale getirilmiş Hexabenzocoron“ ların, birbirlerinden tamamen ayrılmış iletken kolonlara dönüştürüldüğü kendiliğinden tümleşme yaklaşımıdır.


23 Nisan 2015 Perşembe

Güneş Panel Teknolojilerinin Kıyaslanması


Sizler için bu güzel tabloyu hazırladım. Kısa yoldan çok bilgi böyle sunulur...

Güneş Panel Teknolojileri

20 Mart 2015 Cuma

Şarj Edilebilir Pillerin Mukayese Tablosu

Şarj edilebilir pillerin mukayesesi tablosu çok güzel ve zengin bilgiler içeriyor.

Şarj Edilebilir Pillerin Mukayese Tablosu

18 Mart 2015 Çarşamba

Alçak Gerilim Parafudrlarının TN-S Sistemde Kullanım Şekli

Parafudrlar elektrik tesisatında önemli bir yere sahiptir. Bu cihazların B,C,ve D tiplerinin tesisattaki kullanım şeklini gösteren güzel bir görseli sizlerle paylaşıyorum.

Alçak Gerilim Parafudrlarının  TN-S Sistemde Kullanım Şekli 

Elektrik Motorunun Yapısı

Fikir vermesi için çok sık kullanılan doğru akım motorunun yapısını veren güzel bir görseli sizlerle paylaşıyorum.

Doğru Akım Motorunun Yapısı

Hat Empedansı (Karakteristik Empedans)


PDF formatında indir
Makalenin Orijinal Dili : Almanca
Çeviriyi Yapan : Mete ÇAKIR
Kaynak : http://brix.de/elektrik/leitungsimpedanz.html

                    
Pek çok kişi hat empedansı örneğin 50 ohm denildiğinde bir hattın empedansı uzunluğu ile orantılıdır diye düşünerek şaşkınlık duyarlar. Bir de hattın reaktansı sistem frekansı ile orantılı diye düşündüklerinde acaba haksız sayılabilirler mi? İşte cevabı:

Tüm iletkenler ister eşeksenli yani koaksiyel olsun ister simetrik birim uzunluk başına bir miktar kapasitans (bu değeri c/l olarak isimlendiriyoruz )değerine sahip olup bu iletkenlerde bir sinyalin yayılma hızı belli bir büyüklükte olmaktadır (bu hızı v olarak isimlendiriyoruz).
Yüksüz bir  iletim hattının iletken kısmı ile ekran kısmı arasına U gerilimi uygularsak bu U geriliminin yükselen cephesi  iletken boyunca ilerleyecektir.Her bir t süresi içerisinde iletkenin l=v.t kadar uzunlukta bir parçası U gerilimi ile yüklenecektir. İletkenin bu uzunluğunun kapasitans değeri C= C/l*v*t  büyüklüğünde olup yüklenmesi için C/l*v*t*U  büyüklüğünde bir yüke gerek duyacaktır.   Böylelikle C/l*v*U büyüklüğünde bir birim yükü  (birim  zamanda) iletkene aktarmış oluruz.

Dikkat edilirse en son bulduğumuz birim yük aslında bizim bu hattımınızın ucunu U geriliminde tutmamızı sağlayan akım değeridir  ve bu akım U gerilim değeri ile orantılıdır.Bu orantı değeri yukarıdan anlaşılacağı üzere C/l*v büyüklüğünde olup, tam olarak bir empedans değerine karşılık gelir. Bu empedans değeri hattın karakteristik empedansı olarak adlandılır ve örneğin yukarıda belirtildiği gibi 50 ohm dediğimizde bu değer hattın karakteristik empedansı ya da hat empedansı olarak adlandılır.

Konu bütünlüğün dışına çıkmamak için şunu da belirtmek gerekir ki, bu hattın ucu açık bırakılırsa, akım artık akamayacağından bu durumu bir sinyal dalgasının yansımasına yol açacak  ve aynı hızla bu iletken boyunu ters yönde kat edecektir. Bu iletkenin bir ucu kısa devre edildiğinde, gerilim artamayacağından yine yansıma olayı gerçekleşecektir. Bu iki aşırı uç durumun arasında  hat empedansı değerinde bir empedans hattın ucuna yerleştirildiğinde bu uca ulaşan sinyalin yansımasını engelleyecek mahiyette olup bu dirence  bu kullanım durumunda sonlandırıcı direnç adı verilmektedir.

6 Mart 2015 Cuma

Bilgi İşlem Merkezlerinin Elektriksel Güç Taleplerinin Bulunması


Makaleyi PDF formatından  indirin: (Son kısım sadece pdf formatında verilmiştir)

Bilgi İşlem Merkezlerinin Elektriksel Güç Taleplerinin Bulunması

Çeviri Dili : Almanca
Çevirilen Kaynak: http://www.apc-by-schneider-electric.de/_whitepapers/docs/003%20-%20Ermittlung%20des%20Gesamtleistungsbedarf%20von%20Datenzentren.pdf

Çeviren : Mete ÇAKIR


İhtiyaca bağlı olarak genişletilebilen Modüler KGK tolopojileri, KGK sistem tesisatında kolaylıklar sağlamaktadır. Bilgi işlem merkezlerinin kapasiteleri artıtıkça, ilave modüllerin tamamlayıcılıkları göreceli daha kolay hale gelmektedir. Tabii ki ,büyük çaplı işletme durumlarında, sörvır odaları ve veri merkezlerinde gelecekteki talep miktarını tahminin daha zor hale gelmesi tehlikesi bulunmaktadır. Bu gibi yerlerde, elektrik temininde belirleyici faktörler iklimlendirme cihazları, KGK sistemler ve kritik bilgi işlem yükleridir. Bu öğelerin anma bağlantı değerleri birbirinden önemli derecede farklılık göstebilir. Ne var ki , bilgi işlem sistemin yükü için öngörülen talep gücü belli olursa, sistemlerin toplam güç talebi de basit bir şemalaştırma sonrasında oldukça yüksek bir doğrulukla belirlenebilir. Bu hesaplamayla birlikte, şayet planlanmakta ise,bir acil durum jeneratörünün çıkış gücü de ortaya çıkarılmış olur.


Talep Analizi
Bir veri merkezinin genişletilmesi amacıyla yapılan bir yapısal planlama safhasının başlangıcında,merkez ne büyüklükte ve ne denli genişletilebilir olursa olsun, bir talep analizine ihtiyaç vardır. Bununla beraber ilk etapta, ilgili firma veya işletmenin bilgi işlem ekipmanları üzerindeki uygulamalarının ha
ngi seviyede bir kullanılabilirlikle gerçekleştirileceği kesinleştirilmelidir. İşletmenin süre bakımından kritik olmayan ya da bir toplu işlem içerisine entegre edilmiş işlemsel süreçleri , dahili kullanılabilirliği artırıcı fazlalıkları (redundancy ) söz konusu olmayan bir N konfigürasyonu dahilinde tasarlanabilir. (N+1 sistemin kullanılması gerekmeyebilir).


İşletme için önem arz eden mahallerde ,N+1 fazlalığı gerektiren, önemli komponentler bulunabilir. Önemli durumda olan her bir cihazın yedekliği bulunmalıdır ki bir arıza durumunda ,sistemin bütünü içerisinde bir kısım, önem arzeden bilgi işlem yükünün emniyetini ve sürekliliğini sağlayabilsin. Sistem, önem arz eden bilgi işlem yüküne, o arıza durumunda da tüm işlevselliğini temin eder. Yedi gün yirmidört saat boyunca sınırlandırılmamış bir süreklilik gerektiren, kritik uygulamalarda 2N topolojisi öngörülür. Kritik sistemler bu durumda tamamıyla yedekli olarak kurulur. Kritik bir sistem devre dışı kalırsa,yedek bir sistem verimerkezinin işletme kabiliyetini güvence altına almış olur. Bundan başka, bu konfigürasyonla belli sınırlar içerisinde de olsa, o anda çalışmaya devam eden bir işletme bakıma alınırken, diğer bir işletme mevcut bilgi işlem yükünü üzerine alabilir. 

KGK konfigürasyonu (N, N+1, 2N) ndan bağımsız olarak, en önemli nokta kritik yüklerin elektriksel sürekliliğinin ve buna uygun düşen soğutma gücünün temini olmaya devam etmektedir.Gereken kapasiteler düşük hesaplanırsa, artan güç talebi ile elektriksel güç sürekliliği sekteye uğrayabilir. Tersine durumda, çok yüksek boyutlandırılmış bir sistem ise ilk yatırım ve devamında ortaya çıkan bakım maliyetlerini ciddi manada artıracaktır.

Bir Bilgi İşlem Merkezinin Güç Talebinin Hesaplanması

Pek çok bilgi işlem merkei, büyük bir binanın bir kısmını meydana getirmektedir. Aşağıda, elektriksel güç talebinin hesaplanabilmesi amacıyla verilecek olan adımlar, veri merkezinin konumlandırılacağı yapı sahasına dönük k
apasite planlamasını oldukça basitleştirmektedir. Bu süreçte sürekli güç ile pik güç kavramları arasındaki farkı anlamak önem arzetmektedir. Bu makalede bu kavramlar üzerinde durulmaktadır. Şekil 1 bir veri merkezinde tüm gücün farklı yükler arasındaki taksimini göstermektedir. Bu gösterime ek olarak şu bilgiler mevcuttur. 

Veri merkezinin alanı: 465m2

Başlangıç safhasında öngörülen kritik sürekli yük : 50 Kw

İlerleyen dönemlerde ek olarak hesaplanan sürekli güç talebi: 50 Kw

Soğutma sistemi: Soğutucu madde-Direk genleşmeli Sistem

Şebeke gerilimi : 400 volt



Bilgi İşlem Merkezlerindeki Güç Tüketiminin Dağılımı 

Kritik yükler
Dikkatli bir şekilde yapılan veri merkezi planlaması, sürekli enerjilendirilmesi ve korunması gereken kritik yüklerin hesaplanması ile başlar. Tek bir rack bölümünden oluşan basit sistemlerde de , çok büyük çapta veri merkezlerinde de aynı durum geçerlidir. Kritik yük ile, işletmenin bilgi işlem mimarisini oluşturan tüm bilgi işlem donanım komponentleri kastedilmektedir. Bunlar arasında primer sörvır, rutır, bilgisayar,bellek ve haberleşme altyapısı sayılabilir. Bilgi işlem merkezinin korunmasında önem arz eden yangın alarm sistemi ve izleme altyapısını da unutmamak gerekir. Daha sonrasında, tüm bu cihazların isimleri liste haline getilir. Bu listede plakalarda bulunan anma güçleri (tek /üç faz) de bulunur. Gerçek gücü hesaplamak adına, plakalardaki bu güçler sonradan revize edilmelidir. Plaka üzerinde, yüklenicinin verdiği anmagücü belirli şartlarda geçerli azami güçlerdir. Kural olarak bu güçler normal işletme koşullarında beklenen güç sarfiyatının üzerindedirler.


Alanında uzman elektriksel güç mühendisleri ve danışmanları, bu plaka güçlerinin normal işletmede talep edilen gerçek güçlerin yaklaşık üçte biri kadar üzerinde olduğunu tespit etmişlerdir. 

Amerikan standardı NEC ve diğer benzeri dünya normlarında bu durum dikkate alınır. Elektriksel altyapının planlanması sırasında, toplam anma akımlarının birden küçük bir diversite faktörü ile çarpılmasına izin verilir. Çünkü hiçbir zaman bu cihazların tümü , anma güçlerinin tamamını şebekeden çekmezler. Buna alternatif olarak, çok yönlü bir boyutlandırma kolaylığı sağlayan ve değişik üreticilerin belirlediği farklı farklı cihazlara ait güçlerden oluşan bir veritabanı içeren bir programı aşağıdaki linkte bulabilirsiniz. 




Program kullanıcısı , sörvır kabin içerisinde bulunan cihazların markalarına göre seçim yapabilir, tek bir konfigürasyon belirleyebilir. Program her bir komponentin güç talebini, veri tabanından çıkarıp işleme alır ve bu güçleri toplayarak sörvır konfigürasyonunun toplam gücünü hesaplar. Kullanıcı örneğin bir sörvırı seçtiğinde, program ondan CPU sayısı ve sörvır kabininin diğer kısımılarına ait bilgileri de isteyecektir. Böylece program sörvır rakının toplam gücünü hesaplayacaktır. Güç burada volt-amper olarak verilir. Bu program üreticinin ön gördüğü giriş gerilimleri ve fiş yapılarına ait bilgileri de içerir. Kritik yükü belirleyen planlanan komponentler listesi sayesinde, bir boyutlandırma hesabı ile temel yük büyüklüğü çıkarılacaktır. Programın veri bankasında kayıtlı olmayan tüm bilgi işlem cihazları ile güvenlik ve izleme sistemleri için aşağıda verilen yöntem uygulanır. 



A- Plaka anma değerleri toplanır.Şayet plakada herhangi bir güç verili değil ise, bu değer çekilen akım ile işletme gerilimi çarpılarak bulunur. Bu değer VA volt-amper birimindedir ve watt biriminde çekilen aktif güce yüksek bir doğrulukla uygunluk gösterir. 
B- VA değeri 0,67 ile çarpılır. Sonuç kritik yükün watt cinsinden çekilen güç değerini verecektir. 
C- Watt cinsinden çekilen güç 1000 i bölünür ve bu sonuç kW cinsinden gücü verecktir. 

Gelecekteki yükler
Bir veri merkezi durağan bir yük ile karakterize edilmez. İlk işletmeye aldıktan sonra bilgi işlem donanımı, veri merkezinin kullanım süresi boyunca devam edecek , sürekli bir değişikliğe maruz kalacaktır. En geç 3 yıl sonra sistem modernize edilecektir. Daha verimli ve etkili cihazlar tesis edilecek veya ilk işletme koşullarında düşünülen cihazların yerini yenileri alacaktır. Bilgi işlemden sorumlu olan işletme, çevresel koşulların ve süreç içerisinde , gelecek değişiklikler ile artırımların gerçekçi bir değerlendirmesini gerçekleştirmek durumundadır.

Elektriksel sürekliliğe ve dağıtımına ait olan ve yük ile aynı doğrultuda tasarlanan edilen bileşenler ölçeklendirilebilir yani bilinen ve gelecekte eklenmesi gereken yüklere uyumlu hale getirilebilir. Network için önem arz eden komponentler, sadece işletmeye alma esnasında söz konusu olan yükleri değil ayrıca gelecekte sisteme eklenmesi kesin olan yükleri de içerecek şekilde tasarlanmalıdır. Başka türlü, sisteme eklenecek kapasiteler pahalı kesinti maliyetlerine neden olmayacak şekilde oluşturulmalı ve bilgi işlem müşterilerine taahhüt edilen süreklilik garanti edilmelidir. Gelecekte meydana gelmesi muhtemel yüklerin durumu netleştiğinde, bu değer bu dökümanların başlangıç kısmında tarif edilen temel yüklere eklenmelidir. Sonuç kW cinsinden kritik yüktür.

KGK Yükleri
Yukarıda izah edilen talep analizindeki enerji sürekliliği hedefinin , bir Kesintisiz Güç Kaynağı (KGK) kullanımını gerektirmesi varsayımı doğrultusunda, tüm elektrik yükü, KGK nin verim kayıplarını ve akü bataryalarının şarjının getirdiği ek yükü hesaba katan bir katsayı ile çarpılmalıdır. Bir KGK nin verimi kısmen söz konusu model ile ilgili olmakla birlikte , daha çok beslenen yüke bağlıdır. Bir KGK , verim değerlerinin deklare edildiği, optimal tasarım değerlerinde nadiren çalışır. Tipik tesisat koşullarında bir KGK için verim değerleri yaklaşık olarak 0,88 civarlarındadır. Her ne kadar düzensiz aksa da , Akü şarj akımı bu bilançoda yer alır. Akü tam dolu iken normal çalışma koşullarında, akü şarj akımı ihmal edilebilir. Ama akü biraz veya tamamen boşaldığında bu durum artık geçerli değildir. Akünün dolması için gereken akım nominal KGK akımının % 20 dolaylarında seyredebilir. Bu yük durumu çok nadiren ortaya çıksa da, jeneratör ve şebekeye bağlantı bu duruma uygun olarak tasarlanmış olmalıdır.

Aydınlatma Yükleri
Aydınlatma yükleri denildiğinde, binanın bilgi işlem ile ilgili olan kısmının tüm aydınlatma yükleri düşünülmelidir. Bu aydınlatma bilgi işlem merkezinin işlevsel bir bileşenidir. Bir basitleştirme hesabı olarak her metrekareye yaklaşık 22 watt olarak hesaplanabilir.

Soğutma Yükleri
Soğutma sistemlerinin verimi çok farklılık arz edebilir. Temel olarak iki tür sistem düşünülebilir: soğuk su devreli olanlar ve soğutucu maddeli-direkt genleşmeli olanlar. Genellikle soğuk su devreli sistemler daha verimlidir. Güç tüketimi için referans değer olarak, çekilen talebin pik değerinin % 70 i kullanılabilir. Buna karşı , soğutucu maddeli-direkt genleşmeli sistemler pik değerin tamamına ihtiyaç duyarlar. İlk devreye girme anında , soğutma yüklerinin, değerleri burada gösterilen hesaplama metodlarının temelini oluşturan değerlerin üzerinde olan ve ani şekilde sıçrama yapan yükler ile bağlantılı olduğuna dikkat edilmelidir. Tablo 1’ de , bu kriterler esas olarak , bir soğutma sisteminin güç talebinin değerlendirilmesi yapılmaktadır. Böylece , tüm bilgi işlem merkezinin güç talebi için gerekli olan elektriksel güç dağılımını boyutlandırabilmektedir.

Güç Besleme Sisteminin Boyutlandırılması
Bu arada, bilgi işlem merkezlerine ait elektriksel besleme sisteminin kurulumunda belirleyici olan iki önemli büyüklüğü belirledik: toplam kritik yük ve toplam soğutma gücü.
Esas olarak elektrikse besleme, bu iki değer ile aydınlatma gücünün toplamının toplamını besleyecek şekilde tasarlanmalıdır. Sürekli işletmede çekilen elektriksel güç, enerji maliyetlerinin hesaplanmasında kullanılan ana etkendir. Şebeke ve aynı şekilde jeneratör bağlantı gücünü, sürekli işletmede ortaya çeken güç talebini esas alarak oluşturmamak gerekir. Bu kaynaklar en azından yüklere ait güç talebinin pik değerlerini sağlayabilmelidir. Kural olarak, kayıpları veya tesisatın gerçekleştiği yerin gereksinimlerini hesaba katan bir emniyet katsayısı oluşturmak gerekir. Pratikte bu, şebeke bağlantı gücü veya jeneratör gücünün ilk ön görülen değerlerden büyük tutulması gerektiği anlamına gelir.

Nihai Elektriksel Güç Hesabı
Yukarıda tarif edilen şekilde toplam kwatt cinsinden elektriksel güç büyüklüğünü tespit ettikten sonra artık çok önemli iki büyüklükten bahsedilebilir. Birincisi öngörülen şebeke bağlantı gücü, diğeri ihtiyaç duyulan enerji teminini gerçekleştiren acil durum jeneratörünün çıkış gücü.

Şebeke Besleme Noktasındaki Bağlantı Gücünün Boyutlandırılması
Şebekeden çekilmesi öngörülen gücün hesaplanmasında aşağıdaki adımlar takip edilir: 
1-İhtiyaç duyulan toplam gücün 1,25 ile çarpılması (bu büyüklük yetkili komisyonlarca öngörülmektedir.) 
2- Elektrik firmasının bağlantı noktasında sağladığı üç fazlı alternatif gerilimin büyüklüğü tam olarak tespit edilir. 
3- Aşağıdaki formüle göre akım büyüklüğü hesap edilir. 
Amper = (kW x 1000) / (Volt x 1,73) 
Buradan çıkan akım değeri kritik yüklerin, soğutma yükünün ve veri merkezinin bina altyapı hizmetlerinin beslenmesinde ihtiyaç duyulan gücün yaklaşık değeridir. 

Şayet şekil 1 esas alınır ise, şekil 2, bakım süreci ile bağlantılı olarak anma gücü ile sürekli güç arasında bakım açısından ele alındığında da bir fark gözetilmesi gerektiğini açıkça gösterir. Her iki konfigürasyon mukayese edilmiştir. Burada sadece bir yaklaşım yapıldığına unutulmamalıdır. Tüm bağlantı gücünün nihai değeri uygulama sahasındaki ekipmanın etiket güçlerine ait bilgiye sahip olunduğunda ortaya çıkacaktır. Tabii ki bu planlamayı meslek ehlinin yapması gerekir. En aşağıda Tablo 1 de şu ana kadar anlatılan planlama safhasında en çok önem arz eden hususlar bir araya getirilmiş olup bu tablo sizin için bir akış diyagramı görevi görebilir. 


Şekil 2 : Tipik bir kritik yükün(100 kW ) şebeke üzerinden beslenmesi durumunda anma ve sürekli güç büyüklüklerinin mukayesesi. Bağlantı gücünün kritik gücün yaklaşık 4 katı büyüklüğünde olduğuna dikkat edin.

Veri Merkezlerinin Talep Güçlerinin Anma ve Sürekli Değerleri



Acil Durum Jeneratörünün Boyutlandırılması

Elektrik dağıtım firmasından alınacak olan elektriğin bağlantı gücüne karar verildikten sonra uygun bir jeneratörün boyutlandırılması aşamasına geçilebilir. Bu ekipman şebekeden gelen elektrik kesintiye uğradığında bilgi işlem merkezinin elektrik tedariğini üstlenir ve böylece bilgi işlem merkezinin çalışmasındaki sürekliliği artırmış olur. Aşağıdaki şekil 3 böylesi bir jeneratörün sisteme nasıl entegre edildiğini göstermektedir. 






Veri Merkezlerinin Acil Durum Jeneratörü İle Enerji Güvenilirliğinin Sağlanması
Bu blok diyagramı, bilgi işlem merkezinin , acil durum jeneratörü tarafından enerji temini bütünüyle güvence altına alınan tek tüketici olduğu durum esas alınarak oluşturulmuştur. Yukarıda solda gösterilen şebeke bağlantısı , blok diyagramının, son aşamada çok daha kompleks bir elektrik sistemi çerçevesinde ele alınmasını gerekli kılacak şekilde,yeniden bir elektrik dağıtım sisteminin parçası olabilir. Yukarıda verilen kesikli çizgiler burada kritik bilgi işlem yüklerini besleyen veri merkezine ait kısımdır.Tablo 1 in en sonunda verilen hesaplama şeması ile jeneratörün büyüklüğüne karar verilebilir.

Devam edecek.............